Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Yerli fikrin düşünürü olarak bilinen, Osmancık romanının muharriri Tarık Buğra’nın mevt yılı

    Cumhuriyet devri Türk edebiyatının kıymetli isimlerinden gazeteci, roman, öykü, oyun ve fıkra muharriri Tarık Buğra’nın vefatının üzerinden 31 yıl geçti.

    Cumhuriyet devri Türk edebiyatının kıymetli isimlerinden gazeteci, roman, öykü, oyun
    Haber Merkezi

    Türk edebiyatının usta ismi Tarık Buğra, “yerli düşüncenin düşünürü” olarak biliniyor. Buğra’nın özellikle Osmancık romanı, onun en çok okunan kitabının başında geliyor.

    Buğra, 1991’de Devlet Sanatkarı unvanını aldı.

    Tarık Buğra 26 Şubat 1994’te hayatını kaybetti. Yazarın hayatından bazı kesitler sunuyoruz.

    Tarık Buğra, 2 Eylül 1918 tarihinde Akşehir’de doğdu. Birinci ve ortaokulu Akşehir’de okudu. İstanbul Lisesi’nin yatılı kısmında okurken bu lisenin yatılı kısmının kapatılması üzerine kaydını Konya Lisesi’ne aldırdı ve liseyi burada bitirdi.

    Lise yıllarında Tarık Nazım müstear ismiyle hikaye ve şiirler yazdı. İstanbul Üniversitesi Tıp ve Hukuk Fakülteleri’nde yarım bıraktığı öğrenim hayatını Edebiyat Fakültesi Türk Lisanı Edebiyatı Bölümü’nde devam ettirdi ama son sınıfta ayrıldı. Askerden sonra Şişli Terakki Lisesi’nde muallim muavini oldu

    FARKLI İŞLERDE ÇALIŞTI

    Lisede, hocası Hakkı Süha Gezgin’in teşvikiyle ilk hikayelerini yazmaya başlayan ve 1936’da liseden dereceyle mezun olan Buğra, aralıklarla İstanbul Üniversitesi’nin tıp ve hukuk fakültelerinde kısa sürelerle okudu.

    Buğra, yaklaşık 3 yıl yaptığı askerlik görevinin ardından maddi sıkıntılar yaşarken, 1947’de kaydolduğu İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde okurken okul masraflarını çıkarmak için tezgahtarlık ve muallim muavinliği yaptı.

    GAZETECİLİK HAYATI

    Akşehir’de çıkardığı Nasrettin Hoca gazetesi ile gazeteciliğe başladı. Milliyet, Vatan, Yeni İstanbul, Haber ve Tercüman gazetelerinde ve Yol mecmuasında sanat sayfaları düzenledi, fıkralar yazdı, yazı işleri müdürlüğü yaptı. Hisar dergisi ve Türkiye gazetesinde de yazan Tarık Buğra, 26 Şubat 1994 tarihinde İstanbul’da öldü.

    ESERLERİ

    Tarık Buğra hayatı boyunca pek çok eser kaleme aldı. İşte onlardan kimileri…

    Hikaye: Oğlumuz (1949), Yarın Diye Bir Şey Yoktur (1952), İki Uyku Ortasında (1954), Öyküler (1964; yeni ilavelerle 1969).

    Tiyatro: Ayakta Durmak İstiyorum (1972), Akümülatörlü Radyo (1979), Yüzlerce Çiçek Birden Açtı (1979), İbişin Düşü (1979), Güneş ve Arslan (1988). Seyahat Yazıları; Gagaringrad-Moskova Notları (1962).

    Fıkra ve Deneme: Gençlik Türküsü (1964).

    Roman: Siyah Kehribar (1955), Küçük Ağa (1964), Küçük Ağa Ankara’da (1966), İbişin Düşü (1970), Firavun İmanı (1976), Gençliğim Eyvah (1979), Dönemeçte (1980), Yalnızlar (1981), Yağmur Beklerken (1981), Osmancık (1983), Dünyanın En Pis Sokağı (1989). Senaryo; Zafer Gaye Değildir (1993), Sıfırdan Doruğa-Patron (1994).