Nöbetçi Eczaneler
(TBMM) –
TBMM Genel Kurulu’nda, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) kayyum atamalarına yönelik olarak sunduğu araştırma önergesi, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ile Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) oylarıyla reddedildi. CHP Hatay Milletvekili Servet Mullaoğlu, bu duruma tepki göstererek, “Hukukta delilden sanığa gidilirken, burada tam tersine sanıktan delile gidiyor. Tamamen siyasi bir yaklaşımla, seçimlerde yenemediğiniz kişileri önce suçlu ilan ediyor, ardından da delil üretmeye çalışıyorsunuz. Masumiyet karinesi gereği, kimse suçlu sayılmaz. Henüz bir mahkeme olmadan terörist muamelesi yapılmasını kabul etmiyoruz” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda, CHP’nin kayyum atamalarına ilişkin araştırma önergesinin gündemin önüne çekilerek bugün görüşülmesine dair grup önerisi de, AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Saadet Partisi Grup Başkanvekili Selçuk Özdağ, beş siyasi partinin kayyum uygulamalarına karşı hukuki bir düzenleme talep ettiğini belirtti. Önerisinin gerekçesini açıklayan CHP Hatay Milletvekili Servet Mullaoğlu ise şu ifadeleri kullandı: “Hükümet, kayyum atamalarından sonra çeşitli suçlamalarla devam etmekte ve Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolatı üzerinde hukuksuz uygulamalara maruz bırakmaktadır; bu, bir itibarsızlaştırma girişimidir. Belediye başkanımızın ikameti bellidir ve çağrıldığında her an gidebilecekken, akşam karanlığında evine baskın düzenleyerek itibarsızlaştırmaya çalışmak, asla hukukla izah edilemez. 46 insanımızı öldüren, 236 insanımızı yaralayan militanlar 46 defa müebbet almışken serbest bırakılan yargının, belediye başkanımıza karşı olan tavrını kabul etmemiz mümkün değildir. Hukukun üstünlüğüne inanmak, demokrasinin vazgeçilmez koşuludur. Biz belediye başkanının suç işleme özgürlüğü olduğuna inanmıyoruz. Sorun şudur; ortada bir suç iddiası varsa, suçun işlenip işlenmediğine kim karar verecek? Burada hükümet karar veriyor. Bizim hukukta bildiğimiz delilden sanığa gidilirken, sanıktan delile gitme durumu söz konusu. Tamamen siyasi olarak, sandıkta yenemediğiniz insanları önce suçlu ilan ediyor, ardından da delil üretmeye çalışıyorsunuz. Masumiyet karinesi gereği, kimse suçlu sayılmaz. Henüz bir mahkeme yokken terörist muamelesi yapılmasını kabul etmiyoruz.”
“Bu ayıplardan artık Türkiye’yi kurtaralım”
Saadet Partisi Grup Başkanvekili Selçuk Özdağ ise, “Bugün idarede ve yargıda çifte standart var. Elbette ki kayyum atamalarına karşıyız. Kayyum atanan yerlerdeki hırsızlığa, yolsuzluğa ve terör faaliyetlerine de karşıyız. Bunu belirlemesi gereken tarafsız bir yargıdır. Beş parti, kayyum atamalarının doğru olmadığını, hukuki olmadığını ortaya koyuyor. Kanun teklifi verin ve bu durumdan kurtulalım. Hukuksuzluğu inşa etmişsiniz, ‘terörsüz Türkiye’ inşa edeceğiz’ diyorsunuz ama Anayasa Mahkemesi (AYM) kararlarını uygulamıyorsunuz. Bu ayıplardan artık Türkiye’yi kurtaralım” dedi.
İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili Selcan Taşçı, “Hangi belediyeye atanmış olursa olsun kayyuma karşıyız. Eğer terör örgütüne hizmet ettiğine dair makul bir şüphe varsa, soruşturulsun, yargılansın ve suçlu bulunursa en ağır şekilde cezalandırılsın. Aynı şekilde iktidar veya muhalefetten bağımsız olarak hangi belediye başkanı yolsuzluk yapmışsa, soruşturulmalı ve yargılanmalıdır. Tek şartımız var; bu süreçlerin kılavuzu hukuk olmalıdır. Belediye meclisinin kendi içinden bir başkan seçmesi ve o belediyenin yönetilmeye devam etmesidir. Bize düşen, yolsuzlukla millet iradesini cezalandırmayı birbirinden ayırmaktır” şeklinde konuştu.
“Sizin suçlarınız sınırları bile aşıyor”
Demokrat Parti Hakkari Milletvekili Vezir Coşkun Parlak ise, “Bir gasp ve işgal rejimi olan kayyum rejimini kalıcı bir yönetim tekniği haline getirmeye çalışıyorlar. Akdeniz Belediye eş başkanlarımız asılsız iddialarla tutuklandı. Belediyelerimize el konuldu. Eş başkanlarımızın alnı ak. Eğer suçlu arıyorsanız, dönüp yakın çevrenize bakabilirsiniz. Her gün bir kent suçu işleyen, ranta boğulmuş olanlar suçludur. Sizin suçlarınız sınırları bile aşıyor” ifadelerini kullandı.