Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
    Yeni Zemin
    Yeni Zemin

    Makam ve Görev Tazminatı Üzerine Karar Gerekçesi

    Karar Gerekçesi

    Kararın gerekçesinden:

    657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre, memurun asaleten bulunduğu kadro dışında yürütmekte olduğu bir görev söz konusu olduğunda, bu duruma ilişkin mali hakların açıkça düzenlenmiş olması gerekmektedir. Bu çerçevede, bir görevin vekaleten yürütülmesi halinde, vekaletle ilgili bir ödemenin yapılabilmesi için, mevzuatta bu duruma ilişkin açık bir düzenlemenin bulunması şarttır. Dolayısıyla, 657 sayılı Kanun’un 175. maddesi ile makam tazminatını düzenleyen ek 26. maddede, vekaleten görev yürütenler için makam tazminatı ödenebileceğine dair bir hüküm mevcut değildir. Bu nedenle, makam tazminatına hak kazanması için kişinin, makam tazminatı almasını gerektiren görev unvanına asaleten atanması gerekmektedir.

    Daire: 4
    Karar Tarihi: 19.11.2024
    Karar No: 336
    İlam No: 15
    Madde No: 1
    Hesap Yılı: 2023

    MAKAM VE GÖREV TAZMİNATI

    Genel Müdürlüğü bünyesinde Daire Başkanlığı kadrosuna vekalet eden personele, mevzuata aykırı bir şekilde makam ve görev tazminatı ödemesi yapılması suretiyle kamu zararına yol açıldığı tespit edilmiştir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun ek 26. maddesinde, Kanuna ekli (IV) sayılı cetvelde unvanları yazılı görevlerde bulunanlara, gösterge rakamlarının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu belirlenen miktarda makam tazminatı ödeneceği ifade edilmiştir. Ayrıca, bu tazminatın damga vergisi hariç herhangi bir vergiye tabi olmayacağı ve yapılacak ödemelerde aylıklara ilişkin genel hükümlerin geçerli olacağı belirtilmiştir.

    375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 1. maddesinin (C) bendinde, temsil tazminatı almayan personelden, belirli kadrolara atanmış olanların, Cumhurbaşkanınca tespit edilecek gösterge rakamlarının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucunda hesaplanan miktarda görev tazminatı alabilecekleri belirtilmiştir. Ancak bu tazminatın, damga vergisi hariç herhangi bir vergiye tabi olmayacağı ve hak kazanma ile ödemelerde aylıklara ilişkin hükümlerin uygulanacağı vurgulanmıştır.

    26.04.2000 tarihli ve 24031 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 10/03/2000 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı’nın 3. maddesinde; teşkilat veya özel kanunlarında belirtilen hükümlere göre kadro karşılığı çalışanlar ve vekaletle görev yürütenlere temsil tazminatının ödenmeyeceği belirtilmiştir. 11.06.2008 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı’nda ise, bu tazminatla ilgili olarak 2000/457 sayılı kararın 3, 4, 5 ve 6. maddelerinin de uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

    Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri çerçevesinde, görev tazminatının 375 sayılı KHK’nın 1. maddesinde düzenlenmiş olduğu ve bu tazminatın ödeme esaslarının 2008/13694 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’na göre yürütüldüğü anlaşılmaktadır. Bu nedenle, görev tazminatı öngörülen kadroları vekaleten yürüten kişilere bu tazminatın ödenmesi mümkün değildir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre, memurun görev ve yetkileri ile aylık ve ödenekleri, doğrudan işgal ettikleri kadrolarla ilgili olup, vekalet halinde talep edilecek mali haklar 657 sayılı Kanun’un 175. maddesinde düzenlenmiştir.

    Söz konusu hükme göre, bir göreve vekaleten atanan memurlara vekalet edilen görevin kadro derecesinin birinci kademesinin üçte biri, açıktan atananlara ise üçte ikisi verilmektedir. Mevzuatın düzenlemeleri göz önünde bulundurulduğunda, vekaleten yürütülen bir görev için ödenecek bir mali hak bulunmamaktadır.

    Dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler incelendiğinde; Genel Müdürlüğü Daire Başkanlığı görevini vekaleten yürüten personelin bu görevi nedeniyle, vekalet ettiği kadro için öngörülen makam ve görev tazminatının ödendiği tespit edilmiştir. Ancak yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri ve açıklamalar bir arada değerlendirildiğinde, vekaleten atanan personele makam ve görev tazminatı ödenmesi mümkün değildir.

    5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “Kamu zararı” başlıklı 71. maddesinde, kamu zararı; kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye yol açılması şeklinde tanımlanmaktadır. Anılan maddenin ikinci fıkrasının (g) bendi uyarınca, mevzuatında öngörülmediği halde Genel Müdürlüğü personeline makam ve görev tazminatı ödenmesi sonucu kamu zararına sebebiyet verildiği anlaşılmıştır.

    Oluşan kamu zararından, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 32 ve 33. maddeleri gereğince ödeme emri ve ek belgelerinde imzası bulunan harcama yetkilisi ile gerçekleştirme görevlilerinin sorumluluğu bulunmaktadır. Yukarıda bahsedilen mevzuat hükümleri ve açıklamalar neticesinde; Genel Müdürlüğü Daire Başkanlığı görevini vekaleten yürüten personele yersiz olarak makam ve görev tazminatı ödenmesi sonucunda toplam TL kamu zararına neden olunmuşsa da, söz konusu kamu zararı tutarının tamamının no.lu muhasebe işlem fişi ile tahsil edildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle, konu hakkında ilişilecek bir husus kalmadığına ve tahsilatın İlama dercine, oy birliğiyle,6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 55. maddesi uyarınca işbu İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere, karar verilmiştir.

    YORUMLAR

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    fourteen + 4 =

    YAZARLAR
    TÜMÜ

    SON HABERLER