Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin Tarihi ve Önemi

    Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin tarihi ve önemi üzerine derinlemesine bir inceleme. Bu içerikte, federe devletin kuruluşu, gelişimi ve Kıbrıs’taki siyasi dengelerdeki rolü hakkında bilgi edinin.

    Kıbrıs Türk Federe Devleti'nin tarihi ve önemi üzerine derinlemesine bir

    Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin Kuruluşu ve Anlamı

    Kıbrıs Türk halkının egemenliğine giden yolda, devlet yapısını ilk kez deneyimlemesi açısından büyük bir öneme sahip olan Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin (KTFD) kuruluşu, tarihimizin dönüm noktalarından biridir. Eski Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Hakkı Atun, bu süreçte yok olma tehlikesi ile karşılaşan bir halkın, kendi devlet deneyimini kazanabilmesi için mücadele verdiklerini dile getiriyor.

    Atun, gazeteci-yazar Akay Cemal ile birlikte, KTFD’nin 13 Şubat 1975’te kuruluşuna tanıklık ettikleri sevinç ve gururu Anadolu Ajansı muhabirine aktardı. KTFD’nin kuruluşundan kısa bir süre sonra İskan ve Rehabilitasyon Bakanlığı görevine getirilen Atun, Kıbrıs Barış Harekatı’nın (1974) ardından Türk askerinin kurtardığı kuzeyde, ilk olarak Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi’nin kurulduğunu belirtti. KTFD ile birlikte Ada’daki Türklerin özgürlük ve egemenliklerinin pratiğe döküldüğünü ifade etti.

    “KTFD’nin kuruluşunda yok olmak üzere olan bir halkın devlet deneyimini kazanmasının hedeflendiğini” vurgulayan Atun, “Daha sonra nüfus, iskan ve hükümet üçlüsünün birleşmesiyle devlet varlığımız tamamlanmış oldu.” şeklinde konuştu. Hem federe devletin hem de KKTC’nin kuruluşu için verilen mücadelelerin oldukça zorlu geçtiğini dile getiren Atun, şu ifadeleri kullandı: “Devletin kuruluşuyla birlikte artık Tarık Bin Ziyad gibi gemileri yakmıştık; geri dönüş yoktu. Kuzeyde ayrı bir coğrafya ve özerk yönetim altında yaşamımızı sürdürecektik. KTFD’nin kurucusu Rauf Raif Denktaş’ın amacı bağımsızlıktı; ancak o dönemin koşullarını göz önünde bulundurarak, dönemin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Bülent Ecevit’in telkinleri doğrultusunda federal bir yapıda devlet ilan edildi.”

    Kıbrıs Türklerinin Bağımsızlık Mücadelesi

    Gazeteci-yazar Akay Cemal, 1963’teki Kanlı Noel olayının ardından Kıbrıs Türkleri için bağımsızlığın kaçınılmaz bir gereklilik haline geldiğini vurguladı. Rumların, Türklere haklarını vermemesi ve onları ikinci sınıf vatandaş olarak görmesinin, Ada’da ayrı bir yönetim fikrini pekiştirdiğini belirtti. Kıbrıslı Türkler tarafından 1967’de kurulan Kıbrıs Geçici Türk Yönetimi, 1974’te oluşturulan Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi ve ardından 13 Şubat 1975’te ilan edilen KTFD, KKTC’ye giden yolun temel taşları oldu.

    Cemal, bağımsız ve özgür bir ülkede yaşamanın önemine dikkat çekerek, KTFD’nin ilan edildiği güne tanıklığını şu şekilde anlattı: “Rahmetli Rauf Raif Denktaş, daha önce Ankara’ya yazdığı mektupta Kıbrıs Türkleri için bir devlet kurmanın zorunluluğunu ifade etmişti. Ankara’nın onayının ardından, o gün Meclis olağanüstü bir gündemle toplandı. Denktaş, alkışlar arasında tüm dünyaya KTFD’nin kurulduğunu ilan etti. İlk devletimizin ilanının coşkusunu hep birlikte yaşadık. Halk sokaklarda sevinç gösterileri yapıyordu. Dünya basını, manşetlerinde Kıbrıslı Türklerin kurduğu devleti duyuruyordu. Unutulmaz bir coşku ve gurur içindeydik; egemenliğimiz tescillenmişti.”