Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in Açıklamaları
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2025 yılı hedefleri doğrultusunda kalıcı fiyat istikrarını sağlamak ve ekonomide yapısal dönüşümü hızlandırmak için güçlü adımlar atacaklarını belirtti. 2025 yılı itibarıyla maliye politikasının daha sıkı olacağına dikkat çeken Şimşek, “Enflasyonun düşmeye devam edeceği bu dönemde para politikasını desteklemek amacıyla mali disiplini güçlendirecek ve arz yönlü politikaları hayata geçireceğiz.” dedi.
Şimşek, Ekonomi Muhabirleri Derneği’nin (EMD) yayın organı EKONOM Dergisi’ne verdiği röportajda, uyguladıkları programın olumlu sonuçlarını almaya başladıklarını ifade etti. 2024 yılının, dış kırılganlıkların azaltıldığı, dayanıklılığın artırıldığı ve makro finansal istikrarın güçlendirildiği bir yıl olacağını vurguladı.
“Türkiye’yi Yüksek Gelirli Ülkeler Arasına Sokacağız”
Programın başarıyla uygulanması sayesinde ödemeler dengesi riski ve enflasyonun kontrolden çıkma riskinin ortadan kaldırıldığını belirten Şimşek, “2025 yılında kalıcı fiyat istikrarını sağlamayı ve ekonomide yapısal dönüşümü hızlandırmayı hedefliyoruz.” dedi. Şimşek, sürdürülebilir yüksek büyüme ve daha adil bir gelir dağılımı için verimliliği ve rekabet gücünü artıracak yapısal reformları hayata geçireceklerini de sözlerine ekledi.
Dezenflasyonda Belirleyici Olacak 4 Başlık
Şimşek, enflasyondaki düşüşün devam edeceğini ve 2025 yılındaki dezenflasyon sürecinin dört temel hususa bağlı olacağını söyledi:
- Para politikasının gecikmeli etkileri zamanla daha belirgin hale gelecek.
- 2025 yılında bütçe açığının milli gelire oranının azalması, negatif mali etki yaratacak.
- Yönetilen ve yönlendirilen fiyatlar, enflasyon hedefleriyle uyumlu olarak belirlenecek.
- Gıda, konut ve enerji gibi alanlarda arz yönlü tedbirler ve reformlar hız kazanacak.
Şimşek, gıda arzını artırmak için sulama projeleri, arazi toplulaştırması, gıda lojistiği ve gıda ihtisas bölgeleri gibi desteklerin sürdürüleceğini belirtti. Ayrıca sosyal konut arzının artırılmasının da temel unsurlardan biri olacağını vurguladı.
Yeni Vergi Düzenlemeleri ve Kayıt Dışılık ile Mücadele
2025 yılına ilişkin maliye politikasının daha sıkı olacağını ifade eden Şimşek, “2025 yılı, yeni vergi düzenlemelerinden çok, kayıt dışılıkla mücadele ve harcama disiplini dönemi olacaktır. Deprem dışındaki alanlarda harcama disiplinine devam edeceğiz.” dedi. Yeni asgari kurumlar vergisi gibi gelir tedbirleri ile vergilemede gönüllü uyumun güçlendirileceğini ve etkin tahsilat ile denetim performansıyla bütçe açığının azaltılacağını belirtti.
“Bütçe Açığının Milli Gelire Oranı Azalacak”
Şimşek, bütçe açığının milli gelire oranının 2025 yılında %3,1’e ve sonraki yıllarda %3’ün altına gerilemesini beklediklerini ifade ederek, bu durumun kamu maliyesi ile enflasyonla mücadeleye güçlü bir destek sağlayacağını belirtti.
“Kamu İhale Reformunun Teknik Çalışmaları Tamamlandı”
Mal ve hizmet piyasalarında yoğunlaşmaya izin vermeyeceklerini dile getiren Şimşek, arz tarafında tekelleşme eğilimlerine engel olacaklarını açıkladı. Rekabetin olduğu bir ortamda verimliliğin artacağını, yenilikçi çözümlerin ortaya çıkacağını ve bunun doğal olarak dezenflasyonist bir etki yaratacağını belirtti. Ayrıca, kamu alımları konusunda Kamu İhale Reformu’nun teknik çalışmalarının tamamlandığını ve partinin yetkili organlarına iletildiğini ifade etti.
Rezervlerdeki Artış
Cari açıktaki düşüş, dış finansmana erişimin iyileşmesi ve Türk lirasına artan güven sayesinde rezerv birikiminde önemli bir artış sağladıklarını vurgulayan Şimşek, “2023 yılı Mayıs ayına göre brüt rezervlerimiz yaklaşık 57 milyar dolar, swap hariç net rezervlerimiz ise 104 milyar dolar arttı.” dedi. Ayrıca, rezerv yeterliliğinin eşik seviyeye ulaştığını ve artışın %75’inin yurt içi portföy tercihlerinden kaynaklandığını belirtti.
“Gelir Dağılımı İyileşiyor”
Uygulanan ekonomi programı sayesinde gelir dağılımındaki bozulmayı gidermeye başladıklarını söyleyen Şimşek, “Gelir dağılımı eşitsizliğini gösteren Gini Katsayısı 2022 yılında en kötü seviyesine ulaşmıştı. Ancak 2023 yılı itibarıyla bu eğilim tersine döndü ve gelir dağılımında adalet yeniden sağlanmaya başladı.” dedi.
Bütçe Açığı
Deprem harcamalarının etkisiyle 2023’te bütçe açığının milli gelire oranını %6,4 olarak öngördüklerini belirten Şimşek, uyguladıkları politikalarla bu oranın %5,2 olarak gerçekleştiğini ve gelişmekte olan ülkeler ortalamasının altında kaldığını söyledi.
Büyüme Kompozisyonu
Şimşek, röportajında şu bilgileri de paylaştı:
- Dezenflasyon sürecinde büyüme daha dengeli bir seyir izliyor.
- 2023 yılı üçüncü çeyreğinde ekonomideki dengelenme belirginleşti.
- 2024’ün ilk üç çeyreğinde büyüme %3,2 olarak gerçekleşti.
- Jeopolitik gelişmeler ve Almanya’daki zayıf talep, ihracatın büyümeye katkısını sınırladı.
- Hizmetler, inşaat ve tarım sektörlerinde ekonomik aktivite güçlü kalmaya devam ediyor.
- 2025’in ikinci yarısından itibaren ekonomik aktivitede toparlanma bekleniyor.
Şimşek, ayrıca küresel büyüme, ticaret, finansal koşullar ve emtia fiyatlarının 2025 yılı itibarıyla ekonomiyi destekleyeceğini öngördüğünü belirtti. Bu bağlamda, Türkiye’nin uluslararası ticaret anlaşmaları ve güçlü ilişkilerle korumacı eğilimlere karşı dayanıklı olduğunu vurguladı.