Anastasia’nın Kuzey Kıbrıs’taki trajik ölümü, insan ticareti ve kadın sömürüsü konusundaki kaygıları yeniden canlandırdı. Dört yaşında bir çocuğu olan genç kadın, Alayköy’deki Prenses isimli gece kulübünde ölü olarak bulundu. İlk raporlara göre, olayın nedeninin intihar olduğu belirtildi. Ancak sekiz ayrı insan hakları kuruluşu bu açıklamayı şüpheyle değerlendirdi. Gelen bilgilere göre, Anastasia Kıbrıs’a gelir gelmez pasaportuna el konuldu ve fuhuş yapmaya zorlandı. Müşteriler tarafından uygulanan baskı ve şiddet yüzünden intihar ettiği iddia ediliyor.
Kuzey Kıbrıs’ta görevde olan Erhan Arıklı gibi bazı yetkililer bile olayın ciddiyetini kabul ederek, fuhuşun devletin bilgisi dahilinde ve yararı doğrultusunda gerçekleştiğini kabul etti. Pek çok kadının sahte umutlarla bölgeye getirildiği ve zorla çalıştırıldığı açıkça ifade edildi.
Anastasia, Avrupa’nın en yoksul ülkelerinden biri olan Moldova’nın küçük bir kasabasında yaşıyordu. 2019 yılında evlenmiş ve 2021’de anne olmuştu. Biriken borçlarından dolayı Kıbrıs’taki iş teklifini değerlendirdiği düşünülüyor.
İnsan hakları kuruluşları, bu durumu ilk değil, ama muhtemelen son olmayacak şeklinde tanımlayarak, bölgedeki gece kulüplerinin hostes ya da barmen adı altında kadınları çalıştırdığını, fuhuşun yasadışı olmasına rağmen yasaların etkin bir şekilde uygulanmadığını ve bölgenin seks turizmi merkezi haline geldiğini vurguladılar.
Bu trajik olay, insan ticareti mağdurlarının yaşadığı acı gerçekleri ve yoksulluktan kaçmak için tehlikeli işlere yönelmek zorunda kalan insanların hikayelerini acı bir şekilde gözler önüne seriyor.


