Fahrettin Altun’dan Önemli Açıklamalar
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Türkiye’nin hem iç bütünlüğünü sağlarken hem de uluslararası alanda istikrar ihraç eden bir güç haline geldiğini vurguladı. Altun, Beşiktaş’taki bir otelde düzenlenen TRT World Citizen Ödülleri programında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin bölgesindeki ve küresel alandaki rolünün önemine dikkat çekti.
Altun, TRT World Citizen inisiyatifinin, iyiliği kurumsallaştırmak amacıyla ortaya çıktığını belirterek, günümüzde kötülüğün sıradanlaştığına dikkat çekti. Nazi Almanyası döneminde ortaya atılan “kötülüğün sıradanlaşması” kavramının, günümüzde İsrail’in Filistin’de işlediği suçları ve bu konudaki küresel sessizliği ifade etmek için kullanıldığını dile getirdi. Altun, şu şekilde konuştu:
- “Filistin’deki soykırım, tüm dünyanın gözleri önünde cereyan ederken, uluslararası sistemin bu durumu normalleştirmesi insanlığın vicdanını kanatmaktadır.”
- “Uluslararası sistemin kurumları, bu soykırım karşısında düşünme kabiliyetini kaybetmiş durumda.”
Altun, günümüz dünyasında küresel adaletsizlik, sömürge politikaları, insan hakları ihlalleri ve çevre tahribatları gibi kötülüklerin baş gösterdiğini ifade etti. Bu kötülüklerin sıradanlaştırılmasının ve normalleştirilmesinin de son derece tehlikeli olduğunu vurguladı. “Kötülüğün sıradanlaşması” ile mücadele etmenin önemine dikkat çekti.
İyilik ve Kötülük Arasındaki Mücadele
Altun, pek çok öğretiye göre tarihin iyilik ve kötülük, iyiler ve kötüler arasındaki mücadele olarak okunduğunu belirtti. İslam öğretisinde bu mücadelenin hak-batıl mücadelesi olarak tanımlandığını ifade eden Altun, “Hakkın gelmesiyle batıl zail olmuştur.” sözünü hatırlatarak, iyilik ve kötülüğün kavramlarının günümüzde de geçerliliğini koruduğunu vurguladı.
Altun, konuşmasında ayrıca küresel medya düzeninin bu kötülüklerin yayılmasına nasıl katkıda bulunduğunu da ele aldı. Medyanın, hakikat krizine yol açan sistematik bir kötülük ürettiğini belirtti. Bu konuda şu ifadeleri kullandı:
- “Medya, iyilik adına, hak adına, hakikat adına mücadele edilmesi gereken bir alan olmalıdır.”
- “Tahrif edilmiş bilginin değil, hakiki bilginin alanı haline gelmesi için mücadele etmeliyiz.”
Altun, medya alanında sesleri kısılanların sesi olmanın ve görünmez hale getirilenleri göstermenin önemine de dikkat çekti. Ayrıca, TRT’nin yayın politikasını bu bağlamda değerlendirerek, iyiliği yaymak için bir araç olarak kullanılabileceğini ifade etti.
TRT World Ödülleri ve Küresel Farkındalık
TRT World ödüllerinin, Filistin’deki İsrail zulmüne, Suriye’deki insan hakları ihlallerine ve eğitimin güçlendirilmesine dikkat çekmek amacıyla düzenlendiğini belirten Altun, bu inisiyatifin küresel farkındalık oluşturma çabası taşıdığını ifade etti. Programda ödül verilen beş cesur insanın, dünyadaki adaletsizliklere karşı cesurca mücadele eden yürekli kişiler olduğunu vurguladı.
Türkiye’nin Küresel Rolü
Altun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın liderliğinde Türkiye’nin küresel alanda önemli bir adalet ve hakikat mücadelesi verdiğini belirtti. Bu bağlamda, Türkiye’nin uluslararası siyasetteki rolünü açıklarken şunları söyledi:
- “Türkiye, iç bütünlüğünü sağlamlaştırdıktan sonra bölgesine ve küresel alana istikrar ihraç eden bir güç konumuna gelmiştir.”
- “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliği, bu süreçte belirleyici olmuştur.”
Altun, “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” felsefesiyle hareket ettiklerini belirterek, insanın diğer insanlara ilham ve cesaret vermesi gerektiğine dikkat çekti. Bu programın da bu anlayışın bir tezahürü olduğunu ifade etti ve emeği geçen herkese teşekkür etti.