Erdoğan’ın İzmir Üzerine Önemli Açıklamaları
Birinci Dünya Savaşı’nda İzmir’in işgali sırasında, tüm Türkiye derin bir üzüntüye kapılmıştır. Halide Edip Adıvar’ın verdiği söz, kalbimizde yaşamaya devam ediyor. Milletimiz, İzmir’in bağımsızlığını Türkiye’nin bağımsızlığı ile özdeşleştirmiştir. Bu nedenle, istiklale ve atalarımızdan miras kalan değerlere sahip çıkmanın bir sembolü olarak, halkımız İzmir’e kararlılıkla sahip çıkmaktadır.
İzmir’in Durumu
İzmir’e sahip çıkmak, bu şehre aşkla hizmet etmekle mümkündür. Ancak, bugün yerel yönetimlerin ve şehrin temsilcilerinin çoğunun İzmir’e sahip çıkma azminde olmadığını görmekteyim ve bu durum beni üzüyor.
İzmir’in hemen her mahallesi ve denizi oldukça kötü bir durumdadır. Tek amacı vatandaşa hizmet etmek olanların, maalesef hizmetten başka her türlü faaliyeti yürüttüğünü üzülerek gözlemliyorum.
Şehrin Altyapı Sorunları
- Yağmur yağdığında İzmir su altında kalıyor.
- Altyapı sorunları şehrin her tarafında hissediliyor.
- Bu dönem, İzmir tarihinin en karanlık, bakımsız ve perişan devridir.
CHP Genel Başkanı bile bu durumun farkında olmalı ki, İzmir’in temsili konusunda itiraflarda bulunuyor. Ancak, kendi başarısızlıklarını Atatürkçülük ve çağdaşlık gibi kavramlarla örtbas etmeye çalışması, bambaşka bir sorunu işaret ediyor. İzmir sürekli bir gerilim içinde yaşıyor. Bu kesimler, ilericilik kisvesi altında yağma düzenini sürdürmeye çalışıyorlar.
Belediyelerdeki Sorunlar
İzmir’in kötü gidişatı, bu şehrin kaderi değildir. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bu durumu değiştirmek, bizim boynumuzun borcudur. Belediyelerde bir soygun düzeni kurarak, ‘kent uzlaşısı’ adı altında bu durumu sürdürmeye çalışıyorlar.
İzmir’e Katkıları
Muhalefeti alternatif bir vizyon ve program üretme sorumluluğundan çıkararak, Türk düşmanı olan her bireyin çıkarlarına hizmet eden bir çerçeveye soktular. Eski genel başkanları bu şehrin milletvekili oldu. Ancak buradan size ve tüm İzmirlilere sormak istiyorum:
- Bu kişilerin İzmir’e tırnak ucu kadar bir katkısı ya da hizmeti dokundu mu?
- Bu genel başkanlar, şehrimize şunları kazandırdı diye sayılabilecek birkaç başlık var mı?
Elbette hayır. Çünkü ortada hiçbir şey yok. Belki geride hiçbir eser veya hizmet bırakmadılar. Ama her İzmir’e gelişlerinde yediler, içtiler ve dağıldılar. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emaneti olan Cumhuriyetimize en büyük zararı, Atatürkçülüğü ve Kemalizmi kimseye bırakmayan bu zihniyet vermektedir.
Sosyal Medya ve Umutsuzluk
Yalan yanlış sosyal medya paylaşımlarıyla geçmişi yüceltmeye çalışan bu grup, umutsuzluğu körüklemeyi amaçlamaktadır. Bu kişiler, kökenleri ve inançları ne olursa olsun, ülkelerini asla vatan olarak içselleştirmemiş mankurtlardır. Bizim inancımızda umutsuzluk neredeyse küfre eşdeğerdir. Bizim umutlu olmak için birçok nedenimiz var.
Türkiye’nin Durumu
“Türkiye olarak kendimizi hiçbir meselenin dışında tutmamız mümkün değildir.”
Rusya-Ukrayna savaşından, Suriye’deki devrimlere, Akdeniz’deki enerji çekişmelerine kadar her konu gündemimizdedir.
Yeni Türkiye
“Artık eski Türkiye yok.”
Küresel etki alanımızı geçmişle kıyaslamak, ülkemize yapılacak en büyük haksızlık olur.
Ekonomide Hedefler
Son yıllarda yaşanan ekonomik sıkıntılar, vatandaşlarımızın canını sıkıyor olsa da, bu geçici bir dönemdir. Enflasyonla mücadelemizin somut sonuçları, yıl sonunda daha net bir şekilde görülecektir. Ekonomi programımız, hedeflerimize ulaştıkça sabit ve dar gelirli vatandaşlarımızdan başlayarak herkesin refahını artıracak adımlar atmamıza olanak tanıyacaktır. Türkiye Yüzyılı’nı inşa etmeye devam edeceğiz.
Türkiye’nin Dik Duruşu
İçeriden ve dışarıdan yapılan sabotajları ve ihanetleri savuşturarak bugünlere geldik. Allah ömür verdikçe, milletimizle birlikte Türkiye’nin dik duruşunu sürdüreceğiz. İzmir’in bu mücadelede tarihine ve şanına layık bir katkı vereceğine inanıyorum.