Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Edirne’de Gazi Mihal Hamamı Koku ve Kahve Müzesi Olacak

    Edirne’nin tarihi dokusunu yansıtan Gazi Mihal Hamamı, yakında koku ve kahve müzesine dönüşecek. Bu eşsiz proje, ziyaretçilere nostaljik bir deneyim sunacak. Edirne’de kültürel mirasa tanıklık edin ve kahve ile kokuların büyülü dünyasına adım atın!

    Edirne'nin tarihi dokusunu yansıtan Gazi Mihal Hamamı, yakında koku ve

    Edirne’de Gazi Mihal Hamamı’na Yeni Bir Kimlik Kazandırılıyor

    Edirne’de restorasyon çalışmaları devam eden Gazi Mihal Hamamı, “Koku ve Kahve Müzesi” olarak turizme kazandırılacak. Edirne Valisi Yunus Sezer, bu konuda gazetecilere açıklamalarda bulunarak, serhat şehri Edirne’deki tarihi eserlerin restorasyonuna verdikleri önemi vurguladı.

    Vali Sezer, Gazi Mihal Hamamı’nın erken dönem Osmanlı mimarisinin en önemli örneklerinden biri olduğunu belirtti. Restorasyon sürecinin ardından bu tarihi yapının turizme kazandırılarak işlevsel hale getirileceğini ifade etti. Sezer, konuyla ilgili olarak şunları söyledi:

    “Hamamı Koku ve Kahve Müzesi olarak hayata geçiriyoruz. Bu müze, Osmanlı döneminden günümüze kadar gelen kahve kültürünün sergileneceği harika bir mekan olacak. Edirne, aynı zamanda gülün memleketidir; yıllarca Topkapı Sarayı’na gül ve gül türevleri olan kokular gönderilmiştir. Bu nedenle burayı bir merkez haline getirmeyi amaçlıyoruz. Ayrıca, Gazi Mihal Hamamı’ndan Tunca Nehri’ne kadar olan alanın peyzaj düzenlemesini de gerçekleştireceğiz.”

    Gazi Mihal Hamamı Hakkında

    Tunca Nehri kıyısında yer alan Gazi Mihal Hamamı, Osmanlı’nın kuruluş döneminde büyük hizmetlerde bulunan Mihaloğulları akıncı ailesinden Gazi Mihal Bey tarafından 1422 yılında inşa ettirilmiştir. Kesme taş ve tuğla malzemeden yapılan hamamın duvarları, orijinal halini korumakta olup, tarihi dokusunu günümüze kadar taşımaktadır.

    Gazi Mihal Bey Camisi ve İmaret Köprüsü ile birlikte bir külliye oluşturan bu hamam, 1829 yılında Rusların Edirne’yi işgal etmesinin ardından tamamen kapatılmıştır. Restorasyon tamamlandığında, hem tarihi hem de kültürel bir miras olarak önemli bir turizm merkezi haline gelecektir.