Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Donald Trump: Gümrük vergilerinden milyarlarca dolar kazanacağız

    Çin, Kanada ve Meksika üzere ülkelere uygulanan gümrük vergilerinin ABD iktisadına milyarlarca dolar kazandıracağını iddia eden ABD Başkanı Donald Trump, “O kadar güçlü olacağız ki, parayı neye harcayacağınızı şaşıracaksınız” tabirlerini kullandı.

    Çin, Kanada ve Meksika üzere ülkelere uygulanan gümrük vergilerinin ABD
    Haber Merkezi

    ABD Başkanı Donald Trump, ekonomi siyasetlerinin merkezine yerleştirdiği gümrük vergileriyle ilgili tartışmalara yeni bir boyut kattı.

    Göreve geldiğinden beri ithalata yönelik ek vergilerle ABD iktisadını güçlendirmeyi hedefleyen Trump, Meksika, Çin ve Kanada’ya ek vergi uygulanması kararı almıştı.

    Kararın ardından özellikle Çin ile bir ticaret savaşı başlatan Trump, bu politikanın ülkeye büyük bir ekonomik sıçrama yaptıracağını dile getirmiş ve kararını savunmuştu.

    “ABD’Yİ YİNE VARLIKLI EDECEĞİM”

    Air Force One uçağında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Trump, gümrük vergileri hakkındaki bir soruyu da yanıtladı.

    Trump, gümrük vergilerinin ABD’yi adeta bir zenginlik abidesine çevireceğini öne sürerek, bu politikanın meyvelerini yakın zamanda herkesin göreceğini belirtti.

    “PARAYI NEREYE HARCAYACAĞINIZI ŞAŞIRACAKSINIZ”

    Gümrük vergilerinin ABD ekonomisinde hiçbir olumsuz etkisi olmayacağını savunduğu görüşünü yineleyen Trump, “Tek bildiğim şu, gümrük vergilerinden milyarlarca dolar kazanacağız. O kadar zengin olacağız ki o kadar parayı neye harcayacağınızı şaşıracaksınız.” ifadelerini kullandı.

    “YENİ FABRİKALAR AÇACAĞIZ”

    Konuşmasının devamında, “Diyorum size, izleyin. Yeni işlerimiz olacak, fabrikalar açacağız. Harika olacak.” kelamlarıyla de siyasetine olan inancını ve optimistliğini lisana getirdi.

    Trump daha evvel de gümrük vergilerinin ABD iktisadı için en yeterli seçenek olduğunu savunmuş, bu durumun Avrupa Birliği (AB) için ise hiçbir sorun teşkil etmeyeceğini argüman etmişti.