Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Açıklamaları
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarına dair önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Fidan, “İki devletli çözüm perspektifine gidilmeden ve bu hedefe ulaşılmadan bölgede kalıcı barışın sağlanmasının mümkün olmayacağının altını çiziyoruz. Bizim görmek istediğimiz, ateşkesin bir an önce sağlanması ve zulmün, gözyaşının, kanın durmasıdır” ifadelerini kullandı.
Suriye konusuna da değinen Bakan Fidan, “Yabancı, Suriye dışından gelen aktörlerin, Türkiye, Irak, İran ve Avrupa’dan gelmiş PKK’lıların ülkeyi terk etmesini istiyoruz. Geri kalanların ise Suriye’nin yeni ortamına entegre olmasını destekliyoruz. Suriye’nin milli güvenliği, birliği ve bütünlüğü büyük önem taşımaktadır. Parçalanmış bir Suriye’yi, gerek siyasal gerek toprak açısından kesinlikle görmek istemiyoruz” dedi.
Bakan Fidan, Taksim’de bir otelde yerli ve yabancı basın temsilcileriyle bir araya geldi. Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, İsrail hükümetinin görevlendirdiği Nagel Komitesi’nin Türkiye ile muhtemel bir savaş öngördüğünü belirterek, Türkiye’nin İsrail ile yakın tarihte bir çatışma öngörüp görmediğine dair sorduğu soruya Bakan Fidan, “İsrail’in bölgedeki yayılmacı ve çatışmacı politikaları yalnızca bölge ülkelerinin değil, uluslararası toplumun ve uluslararası adaletin bir sorunu haline gelmiştir. Bu sorun, tek başına Türkiye’nin sorunu değildir. İsrail’in ortaya koyduğu küresel ve bölgesel problemi, bölge müttefikleriyle, küresel aktörlerle ve ortaklarımızla birlikte ele alacağız ve üstesinden geleceğiz” şeklinde yanıt verdi.
Yunanistan ile İlişkiler
Bakan Fidan, Yunanistan ile kıta sahanlığı meselesi ve Kıbrıs konusunda da önemli açıklamalarda bulundu. “Türkiye ile Yunanistan arasındaki olumlu ilişki, özellikle liderler düzeyinde başlatılan olumlu süreç, sorunları çözmede iyi bir ortam sağlıyor. Bunu devam ettirmeye çalışıyoruz. Sorunun iki boyutu var; birincisi, sorunun kendisi. İç politik ve dış politik herhangi bir etkinin olmadığı bir ortamda iki rasyonel akıl bir araya geldiğinde, Ege’deki sorunlara ve Batı Trakya’daki konulara nasıl yaklaşılacağı meselesi mevcut. Ancak, kuşatıcı çevresel faktörler devreye girdiğinde, Yunanistan tarafından iç politik baskının mevcut sorunları yönetmede farklı bir zemin oluşturduğunu görmekteyiz. İç politik baskının menfaati esas alan bir noktada olsa, aynı Türkiye’de olduğu gibi daha rasyonel bir zemin bulunarak bu meselelerin üstesinden gelineceğini düşünüyorum” dedi.
Amerika ile İlişkiler
Amerika Birleşik Devletleri’nin terör örgütü PKK/YPG’ye destek vermesiyle ilgili bir soruya yanıt veren Bakan Fidan, “Bir terörist örgütü hapiste tutmak için başka bir terörist örgütü kullanma politikasının yanlış olduğunu söyledik. Kendileri de bu durumun farkındalar. Müttefiklik ruhuyla çelişen bu durum, her türlü dayanışma ruhuna aykırıdır. Biz askeri operasyon düzenlediğimizde, kendilerini hedef almadığımız sürece bir sıkıntı çıkmadı ve bundan sonra da olacağını düşünmüyorum” diye belirtti.
Bakan Fidan, ABD ile ilişkilerin olumlu olduğunu, Türkiye’nin Amerika ile birbirine ihtiyaç duyan iki ülke olduğunu belirterek, yeni ABD yönetimiyle yapıcı ve açık bir diyaloğun devam edeceğini ifade etti.
ABD Dışişleri Bakanı Blinken’ın Fransa’ya yaptığı ziyaret ve terör örgütü YPG’nin Fransa’ya asker çağrısı üzerine de konuşan Bakan Fidan, “Terörle mücadele ve Suriye’nin birliği konusundaki duruşumuz nettir. Avrupa’daki bazı küçük ülkelerin Amerika’nın şemsiyesi altında belirli operasyonlara katılıp oradan söz söylemeye çalışmasının ne bölgeye ne de kendilerine katkı sağladığını düşünmüyorum. Amerika’nın olmadığı bir yerde askeri güç bulundurabiliyorlarsa görelim. Ancak bunun böyle olmadığını biliyoruz. Amerika’nın gücünü kullanarak, onun arkasına saklanarak kendi menfaatleri için söz söyleyen ülkeleri dikkate almıyoruz. Bizim muhatabımız ABD’dir, diğerlerini muhatap almıyoruz” şeklinde konuştu.
Suriye’nin Geleceği
Şam’da artık halkın sahiplendiği bir yönetim olduğunu vurgulayan Bakan Fidan, “Bu yönetim, Suriye’nin tamamını kucaklayacak ve halkın çektiği sıkıntılara son verecek bir yapı olacaktır. Yönetimin, milli bütünlüğünü ve siyasal istikrarını sağlamak için atacağı adımların, YPG’nin bölgede yarattığı işgali sonlandıracak bir ajanda olmasını bekliyoruz” dedi.
İsrail’in Filistin’de uyguladığı katliama dair bir soruya yanıt veren Bakan Fidan, “İki devletli çözüm perspektifine gidilmeden kalıcı barışın sağlanması mümkün değil. Ateşkesle ilgili arabuluculuk faaliyetleri devam etmekte ve biz ciddi telkinlerde bulunmaktayız. Görmek istediğimiz, ateşkesin bir an önce sağlanması ve zulmün durmasıdır” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin Suriye’deki Varlığı
Bakan Fidan, Türkiye’nin Suriye’deki askeri varlığını yeniden gözden geçirmek durumunda olduklarını belirterek, “Yeni gerçeklik ışığında oradaki varlığımızı gözden geçiriyoruz. Temel önceliğimiz, Suriye’deki muhaliflerin kontrolündeki bölgelerde yaşayan 5 milyon Suriyeli kardeşimizin hayatını sürdürmesini sağlamaktır” dedi.
Avrupa Birliği ile ilişkiler hakkında da değerlendirme yapan Bakan Fidan, “Türkiye tarihsel yolculuğunda tam üyelik perspektifine destek verdi. Ancak AB tarafında bunu göremedik. Türkiye’nin AB üyeliği için yapılan dar başlılık, stratejik menfaatleri engellemektedir” şeklinde konuştu.
Gelecek Nesillere Sorunsuz Bir Dünya Bırakmak
Yunanistan ve Türkiye arasındaki ilişkiler hakkında ise Bakan Fidan, “Kıbrıs’taki Türk ve Rum kesiminin, Yunanistan ve Türkiye ile birlikte sorunlarını çözerek Ege ve Akdeniz’i barış ve refah bölgesi haline getirmesi mümkün. Bunun olmaması için hiçbir sebep yok. Geçmişten gelen duygular, bugüne etkide bulunuyor. Ancak liderliklere ihtiyaç var. İki ülke liderinin bu konuyu çözmek istediğini görmekteyim. İnşallah gelecek nesillere büyük bir sorun yumağı bırakmayız” dedi.
Suriye’nin yeniden inşası konusunda da Türkiye’nin rolünü vurgulayan Bakan Fidan, “Türkiye’deki bakanlıklarımızın ve devlet kurumlarının Suriye’deki altyapı sorunlarına ilişkin çalışmalarımız devam ediyor. Türkiye’nin koordinasyonu ve çabalarıyla insani yardım faaliyetleri sürmektedir. Suriye’deki yeni yönetimin bu işbirliğine sıcak bakması önemlidir” dedi.
Bakan Fidan, “Türkiye’den, Irak’tan, İran’dan ve Avrupa’dan gelmiş PKK’lıların ülkeyi terk etmesini istiyoruz. İflah olmaz PKK’lı kadrolar var. Geri kalanların Suriye’nin yeni ortamına entegre olmasını destekliyoruz. Parçalanmış bir Suriye, hem bölgesel kötü aktörler tarafından kullanılabilir hem de uluslararası aktörlerin müdahale zemini oluşturmasına sebep olabilir” diye ekledi.
Karabağ işgalinin sona ermesiyle ilgili olarak da Bakan Fidan, “Bu bölgedeki kalıcı barışın sağlanması için tarihi bir fırsat penceresi var. Kalıcı barışın imzaların atılması için geri kalan bazı maddelerin tamamlanmasını umuyoruz” dedi.
Son olarak, Suriye’ye Rusya’nın askeri desteği konusunu ele alan Bakan Fidan, “Rusya, Beşşar Esad’a destek vermenin faydasız olduğunu fark etti. Rus üslerinin geleceği, Suriye’deki yeni yönetim ile yapılacak müzakereye bağlı olacaktır” şeklinde konuştu.