Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Çoğunluk Çin’i 2. Dünya Savaşı’nın ana cephesi görüyor

    CMG'nin haberine göre, Çin Medya Grubu'na bağlı Çin Küresel Televizyon Ağı

    CMG'nin haberine göre, Çin Medya Grubu'na bağlı Çin Küresel Televizyon Ağı (CGTN) tarafından 40 ülkede 11 bin 913 kişinin katılımıyla yapılan anket, İkinci Dünya Savaşı'na dair küresel algıları ve Çin'in bu savaştaki rolüne ilişkin dikkat çekici sonuçları ortaya koydu. Anketin bulgularına göre, katılımcıların yarıdan fazlası Çin'in, İkinci Dünya Savaşı'nın Doğu Cephesi'ndeki ana savaş alanı olduğu görüşünde.

    Ankete katılan, Japonya dışındaki 39 ülkeden katılımcıların yüzde 54,7'si, Çin'in İkinci Dünya Savaşı'nın Doğu Cephesi'nde ana savaş alanı olduğunu düşünüyor. Katılımcıların yüzde 50,8'i Çin'in Asya ülkelerinin faşizme karşı mücadelesini aktif olarak desteklediğini, yüzde 54,1'i ise dünya genelindeki faşizm karşıtı savaşa Çin’in önemli katkılar sağladığını belirtti. Özellikle Asya ülkelerinden katılımcıların yüzde 59,4'ü Çin'in Doğu Cephesi'ndeki rolünü ana savaş alanı olarak değerlendirirken, yüzde 53’ü, Çin’in Asya ülkelerinin faşizme karşı mücadelesini aktif şekilde desteklediğini savunuyor. Ayrıca Asya ülkelerinden katılımcıların yüzde 53,6’sı Çin’in katkılarını olumlu değerlendiriyor.

    Japonya'nın savaş sonrası tutumuna eleştiri

    Anket sonuçları, Japonya'nın savaş sonrası davranışlarına yönelik küresel çapta bir eleştiri olduğunu gösteriyor. Katılımcıların yüzde 64,4'ü, Japon hükümet yetkililerinin Yasukuni Tapınağı'nı ziyaret etmesine karşı çıkarken, yüzde 55,3'ü Japonya'nın tarihsel sorumluluklarından kaçındığını düşünüyor. Yüzde 65,2'si Japonya'nın tarih kitaplarını tahrif etmesine karşı olduğunu belirtirken, yüzde 65,7'si Japonya'nın mağdur ülkelere özür dileyip tazminat ödemesi gerektiğini savunuyor.

    Japonya'dan katılımcılarda ise bu oranların oldukça düşük kaldığı görüldü. Japonya'daki katılımcıların yalnızca 18,3’ü Yasukuni Tapınağı ziyaretine karşı, yüzde 11,7’si tarihsel sorumluluklardan kaçıldığını düşünürken, yüzde 18,3’ü tarih kitaplarının değiştirilmesine karşı ve yüzde 18,3’ü özür ve tazminat gerektiğini düşünüyor.

     Almanya ve Japonya karşılaştırması

    Anket, Almanya'nın savaş geçmişiyle yüzleşme politikasının, Japonya'ya kıyasla daha olumlu karşılandığını ortaya koydu. Küresel katılımcıların yüzde 62,1'i Almanya'nın geçmişle yüzleşme politikasını olumlu bulurken, bu oran Japonya'ya kıyasla yüzde 48,8 puan daha yüksek. Benzer şekilde, Almanya'nın özür ve tazminat yaklaşımı yüzde 69,5 oranında uygun bulunurken, bu oran Japonya’dan yüzde 56,8 daha fazla. Almanya'nın savaş sonrası tarih eğitimi politikasına yönelik memnuniyet oranı ise yüzde 71,2 ile Japonya'dan yüzde 61,1 puan daha yüksek.

    Japonya’nın savaş sonrası davranışlarının yarattığı etki

    Küresel katılımcıların yüzde 57’si, Japonya’nın savaş sonrası davranışlarının Çin-Japonya ilişkilerinin normalleşmesini engellediğini düşünüyor. Katılımcıların yüzde 50,1’i, bunun Japonya’nın Asya’daki diğer komşularıyla ilişkilerini etkileyeceğini, yüzde 50,7’si ise Japonya’nın uluslararası imajına zarar vereceğini belirtiyor.

    Güney Kore, Hindistan, Endonezya, Malezya, Vietnam ve Filipinler'deki katılımcılar bu görüşleri küresel ortalamanın üzerinde paylaşıyor. Özellikle Güney Kore’de yüzde 80’den fazla kişi Japonya’nın tutumunun komşularla ilişkileri zedelediğini ve uluslararası itibarını sarstığını düşünüyor.

    2. Dünya Savaşı’nda kazanılan zaferin sonuçları ve savaş sonrası uluslararası düzenin değerlendirilmesi

    Küresel çapta katılımcıların yüzde 62,1, zaferin korunmasının uluslararası düzenin temeli olduğunu düşünüyor.,

    Katılımcıların yüzde 67,9’u, Birleşmiş Milletler merkezli sistemin bu düzenin temel taşı olduğunu belirtiyor.

    G7 ülkelerinden katılımcıların yüzde 52,5’i, zaferin korunmasının önemli olduğunu, yüzde 62,8’i BM merkezli düzeni destekliyor.

    Küresel Güney ülkelerinden (Arjantin ve Vietnam hariç) katılımların yüzde 60’ı, zaferin ve BM merkezli sistemin korunmasını savunuyor.

    Rusya’dan katılımcıların yüzde 90,4’ü bu görüşü paylaşmakta olup, bu oran 40 ülke arasında en yüksek seviyededir.

    Yüzde 58 oranındaki küresel katılımcı, savaş sonrası kurulan düzenin şu anda bozulduğunu düşünüyor.

    Yüzde 83,3 oranındaki Rus katılımcı mevcut düzenin bozulduğunu düşünürken, Fransa (yüzde 71,3), Sırbistan (yüzde 70,7), Tanzanya (yüzde 70,3) gibi ülkeler bunu takip ediyor. Endonezya, İtalya, Kenya, Malezya, Belçika, Polonya, İngiltere, Şili, Hindistan ve BAE’de yüzde 60’tan fazlası katılımcı aynı görüşte.

     ABD'nin uluslararası düzene etkisi

    Anketin dikkat çeken bir diğer bölümü, ABD'nin uluslararası düzendeki rolüne ilişkin sonuçlar oldu. Katılımcıların yüzde 63,9'u, ABD'nin savaş sonrası düzenin en büyük faydalanıcısı olmasına rağmen, şu anda bu düzeni kendi eliyle yıkmakta olduğunu düşünüyor. yüzde 58,9'u ABD'yi mevcut uluslararası düzenin en büyük bozucusu olarak görürken, yüzde 57,9'u ABD'yi diğer ülkelerin iç işlerine müdahale etmekle ve uluslararası barışı bozmakla eleştiriyor. Ayrıca, katılımcıların yüzde 67'si ABD'nin Birleşmiş Milletler'in yetkisini zayıflattığı görüşünde.

    Hibya Haber Ajansı