Nöbetçi Eczaneler
Haber: TENZİLE AŞÇI Kamera: AKIN KÜÇÜKKURT
(MUĞLA) – CHP Genel Başkan Yardımcısı Volkan Demir, deprem bölgesinde mücbir sebep halinin 2022 yılı sonu itibarıyla cirosu 2,5 milyon TL’nin altındaki işletmeler için uzatılmasına yönelik tepkilerini dile getirdi. Deprem bölgesinde hayatın hala eski düzenine dönmediğini vurgulayan Demir, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e şu çağrıyı yaptı: “Sayın Bakan, üst düzey birkaç bürokratınızı 3-4 gün boyunca Hatay’da sokakları dolaşmaya, esnafı ziyaret etmeye yönlendirin. Kendileri yerinde görsünler, Hatay vergi ödeyebilir mi, raporu kendileri yazsınlar.”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçtiğimiz günlerde 6 Şubat depremleri nedeniyle Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş, Malatya ile Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçelerinde sona eren mücbir sebep halinin 2022 sonu itibarıyla cirosu 2,5 milyon liranın altındaki işletmeler için 31 Mayıs 2025’e kadar uzatıldığını duyurmuştu.
Demir: “2-3 Yıl Bunun Uzatılmasını Talep Ediyoruz”
Van depreminden sonra 5 yıldan fazla mücbir sebep ilan edildiğini hatırlatan Demir, şu ifadeleri kullandı: “Deprem bölgesinde uygulanan mali politika, kesinlikle doğru değil. Şu an deprem bölgesinde, özellikle Hatay’ın tamamı, Gaziantep’in bazı bölgeleri ve Kahramanmaraş’ın bir kısmı, sanayi bölgeleri, iş yapan esnaf ve küçük işletmeler dikkate alındığında, devlet onlardan vergisel yükümlülüklerini yerine getirmelerini bekliyor. Daha önce Van depreminde 5 yıldan fazla mücbir sebep ilan eden devlet, bu sefer asrın felaketi olarak adlandırılan depremin ardından etkilenen vergi mükellefleri için iki yılı çok gördü. 2022 yılında yapılan düzenlemede, cirosu 2,5 milyonun üstündekiler mücbir sebep avantajından yararlanamayacak, bunun altındakiler faydalanacak. Sayın Şimşek’in, sanırım enflasyondan ve cirolardan haberi yok. Deprem bölgesi için acilen, geçtiğimiz ay kasım ayında kaldırılan mücbir sebep halinin, uzun bir süre daha devam etmesi gerekiyor. Üç ay üç ay değil, en azından 2-3 yıl bunun uzatılmasını talep ediyoruz. Bu, ülkenin meselesidir; şahsi bir mesele değildir.”
“Üst Düzey Bürokratlar, 3-4 Gün Hatay’da Dolaşsın”
İktidar bürokratlarını deprem bölgesinde incelemeye davet eden Demir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hatay, normalleşmiş değil. Depremden en fazla zararı Hatay gördü ve Hatay adeta yerle bir oldu. Ankara’dan oturup Hatay’ın normalleşmiş gibi vergi mükellefiyetini yerine getirmesini istemek, tamamen bir haksızlıktır. Sayın Bakan’dan tek ricam, üst düzey birkaç bürokratını 3-4 gün boyunca Hatay’da sokakları dolaşmaya, esnafı ziyaret etmeye göndermesidir. Kendileri görsünler, Hatay vergi ödeyebilir mi?”
Güzelmansur: “Hayat Normalleşmedi, Hala Depremin İlk Günlerini Yaşıyor”
CHP Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur, deprem bölgesinde hala konteynerlerde yaşayan vatandaşların bulunduğunu ve normal bir hayata dönülemediğini hatırlattı. Güzelmansur, “Hatay’da 218 bin hemşehrim, hala 21 metrekarelik konteynerlerde yaşamlarını sürdürmek zorundalar. Asrın felaketinde yaklaşık 45 bin 192 iş yerimiz yok oldu. Ancak şu an esnafımız, daha büyük bir deprem yaşadı. Ötelenen vergilerin şu an tahsilatı isteniyor; bu kabul edilemez. Van depreminde 5 yıl 10 ay mücbir sebep uygulayacaksınız ama asrın felaketi olarak nitelendirdiğiniz depremde, 1 yıl 10 ayda bu uygulamayı bitireceksiniz. Sayısız telefon alıyorum. Bizim hükümetten beklentimiz, Hatay’ın sesini duymalarıdır. Bugün itibarıyla esnafımızın elektrikleri kesiliyor; mali müşavirlerimizin internet altyapıları yok. Ama diyorlar ki ‘beyannamelerini vermek zorundasınız.’ Özellikle Antakya, Defne, Samandağ, Kırıkhan ve Hassa’da, hayat normalleşmedi; hala depremin ilk günlerini yaşıyoruz. 2022 yıl sonu itibarıyla 2,5 milyon ciro ile… Bu mümkün değil; kabul edilemez. Bugün bir bakkalın cirosu bile 2,5 milyon. İstanbul’daki bir esnaf ile konteynerde hayatını sürdürmeye çalışan bir esnafı nasıl aynı kefeye koyabilirsiniz?”
“Elektriği Sürekli Kesilen Bir İlçede Beyannameler Nasıl Hazırlanacak?”
Depremzedelerden karara ilişkin art arda talepler geldiğini aktaran Güzelmansur, bölgedeki mevcut koşullara dikkat çekti: “Bana gelen tek şey, ‘AKP gelsin, esnafları dolaşsın bakalım. Biz nasıl yaşamımızı sürdürmeye çalıştığımızı bizzat kendileri görsün’ diyorlar. Mali müşavirler, ‘internet olmayan bir yerde nasıl beyanname hazırlayacağız?’ diye soruyorlar. Elektriği sürekli kesilen bir ilçede nasıl beyanname düzenlenecek? Bugün esnafımız daha kendi iş yerine taşınmadı, ama diyorsunuz ki ‘ben senden vergini alacağım.'”