Nöbetçi Eczaneler
Dünyanın önde gelen bağımsız reklamcılık platformlarından biri olan Adform, pazarlama dünyasında 2025 yılı itibarıyla fark yaratmanın temelinin denge kurmak olduğunu vurguluyor. Yeni yıl, pazarlama alanında heyecan verici fırsatlar sunarken, aynı zamanda belirsizlikleri de beraberinde getiriyor. Sürdürülebilir pazarlama uygulamalarının benimsenmesi yönündeki baskılar, performans hedefleriyle dengeli bir şekilde yürütülmeli. Bu durum, yeni medya kanallarının etkin yönetiminden, yapay zekanın (AI) güvenli entegrasyonuna ve üçüncü taraf çerezlerin devre dışı kalmasının getirdiği zorluklara kadar birçok önemli meseleyi içeriyor. Reklam verenler, bu geçiş sürecinde medya planlarını en iyi şekilde destekleyecek ve performanslarını artıracak iş birlikleri kurmak zorunda kalacaklar.
Dijital pazarlama dünyası, yapay zekanın etkisiyle hızlı bir evrim geçiriyor. Adform Türkiye, MEA ve Orta Asya Başkanı Cem Eroğlu, “Dijital pazarlama alanında performans ölçümlemesinden yapay zeka uygulamalarına kadar birçok fırsat ve zorluk mevcut. Bu yıl, CMO’ların karşılaştığı en büyük zorluk, yalnızca teknolojiyi kullanmak değil, insan odaklı stratejilerle oyun kurallarını değiştirebilmektir. Başarı, inovasyonu sorumlu ve verimli bir şekilde uygulayarak güven ve etkileşimi artırmakla mümkündür.” diyerek önemli bir noktaya dikkat çekiyor.
2025’te Dikkat Edilmesi Gereken Beş Pazarlama Trendi
- 1. Performans Ölçümlemesine Teknolojik Katkı
- 2. Çok Kaynaklı Kimlik Çözümleri Popüler Olacak
- 3. Sürdürülebilirlik Çalışmaları En Az KVKK Kadar Önemli
- 4. Perakende Medya Harcamaları Geleneksel TV’yi Geçecek
- 5. Pazarlamacılar Bu Yıl Yapay Zekayı Daha İyi Anlamalı
CMO’lar için performans ölçümü, hiç olmadığı kadar kritik bir hal almış durumda. Ancak sosyal medya, mobil uygulamalar, e-posta, CTV ve perakende medya gibi farklı kanallarda artan kullanıcı etkileşimleri, sonuçların net bir şekilde ölçülmesini zorlaştırıyor. Bu karmaşıklık, markaların performans yönetimi için teknoloji ortaklarına olan bağımlılığını artırdı. Reklamverenler, iş ortaklarının en yeni araçları kullanarak çok kanallı medya ölçümlemesinde şeffaflık sağlamasını bekliyor. A/B testleri ve veri analitiği araçları, içerik stratejilerinin performansını değerlendirmek için kritik bir önem taşıyor.
2025 yılında, üçüncü taraf çerezlerin tamamen değerini yitirmesi bekleniyor. Araştırmalar, bu yıl ABD’deki tarayıcıların %90’ının çerezsiz olacağını öngörüyor. Google’ın yeni izin tabanlı modeli devreye girdiğinde, reklamcılar çok kaynaklı kimlik çözümlerine yönelmek zorunda kalacak. Tek bir çözümün tüm sorunları çözmesi mümkün değil, bu sebeple birinci taraf kimlikleri ve alternatif çözümleri entegre eden talep tarafı platformları (DSP’ler) başarılı olurken, sınırlı kimlik seçenekleri sunanlar geride kalacak.
Sürdürülebilirlik odağında çevresel, sosyal ve yönetişim (ÇSY/ESG) konuları, markalar için birkaç yıl önce büyük bir fırsat olarak görülüyordu. Ancak zaman içerisinde bu öncelik, getirisi düşük olarak algılanarak ikinci plana itildi. Araştırmalara göre, CMO’ların yalnızca %18’i ÇSY hedeflerine öncelik veriyor. Ancak ÇSY, en az kişisel verilerle ilgili KVKK çalışmalarına eşdeğer bir önem kazanma potansiyeline sahip.
Çerez tabanlı reklamcılıktan uzaklaşılması, perakende medyasının yükselişine yol açtı. Perakende medyası, markalara kullanıcıların satın alma yolculuğunda nerede olduklarına dair birinci taraf veri erişimi sunuyor. Projeksiyonlara göre, perakende medya harcamalarının bu yıl geleneksel TV reklamlarını geçmesi bekleniyor. Ancak, perakende medyasının medya stratejilerine entegre edilebilmesi için ölçümleme ve veri gizliliği alanında yatırımlar yapılması gerekmektedir.
Yapay zeka, uzun süre niş bir konu olarak kalırken, artık pazarlamanın merkezine yerleşmiş durumda. Markalar, yapay zekanın üretkenlik, müşteri içgörüleri ve operasyonel verimlilik üzerindeki etkisini anlamaya çalışıyor. Güncel bir araştırma, pazarlamacıların %84’ünün yapay zeka araçlarını kullandığını, ancak CMO’ların yalnızca %45’inin yapay zeka stratejilerini değerlendirdiğini ortaya koyuyor.
Sonuç olarak, pazarlama dünyası, değişen dinamiklerle birlikte yeni fırsatlar ve zorluklar ile karşı karşıya. Bu beş trend, markaların 2025’te başarılı olabilmesi için göz önünde bulundurması gereken önemli unsurlardır.