Ege’deki Deprem Aktivitesi ve Tsunami Riski

Ege’de Tansiyon Yükseliyor

Yunan adaları Santorini, Amorgos ve Anafi’de meydana gelen depremlerle ilgili gergin bir bekleyiş sürüyor. EN BÜYÜĞÜ 5.2 olarak kaydedilen sarsıntılar, dün gece 30 dakika içinde Richter ölçeğine göre 4.1 ile 4.8 büyüklüğünde toplamda 6 deprem meydana geldi. Bu hareketliliğin başlangıcından beri kaydedilen en büyük deprem ise dün sabah saatlerinde gerçekleşti ve ilk kez 5.2 büyüklüğüne ulaştı. Yetkililerin endişeleri ve belirsizlikleri nedeniyle, binlerce kişi hava ve deniz yoluyla Santorini’yi terk ederek Atina ve diğer güvenli bölgelere sığınmakta.

TSUNAMİ TEHDİDİ

Büyük bir depremin, tsunamiye neden olabileceği endişesi de mevcut. Bu nedenle yetkililer, yüksek büyüklükte bir deprem hisseden vatandaşları kıyı bölgelerinden uzak durmaları ve iç kesimlere yönelmeleri hususunda uyarıda bulunuyor.

VOLKANİK PATLAMA RİSKİ

Şu ana kadar önemli bir hasar veya yaralanmanın meydana gelmediği belirtildi, fakat bazı küçük kaya kaymaları gözlemlendi. Associated Press haber ajansına göre, volkanik patlama riski teorik olarak mümkün olsa da uzmanlar bu konuda bir beklenti içinde olmadıklarını ifade ediyor. Selanik Üniversitesi’nde uygulamalı jeofizik ve sismoloji profesörü olan Costas Papazachos, “Tüm bilim insanları bunun son derece düşük bir ihtimal olduğu konusunda hemfikir.” dedi.

BÖLGEDEKİ VOLKANLAR

Santorini, Güney Yunanistan’daki Mora’dan Kiklad adalarına kadar uzanan Helenik Volkanik Yay boyunca yer almakta. Bu bölgede iki aktif volkan bulunuyor. Bunlar, Santorini’nin kalderasındaki Nea Kameni ve Santorini’nin yaklaşık 8 kilometre kuzeydoğusundaki denizaltı volkanı Kolumbo. Deprem Planlama ve Koruma Örgütü Başkanı Efthimios Lekkas, “Henüz büyük bir depremden bahsedemiyoruz” diyerek birçok senaryonun masada olduğunu, ancak hangi senaryonun gerçekleşeceğini tahmin etmenin şu aşamada imkansız olduğunu belirtti.

BÜYÜK AMARGOS FAYI HAREKETE GEÇTİ

Jeofizik profesörü Akis Tselentis, “Ne yazık ki sismik aktivite azalmıyor, aksine yoğunlaşıyor.” dedi. Tselentis, sismik alanın kuzeydoğuya doğru genişlediğini ve 1956’daki yıkıcı depremi oluşturan büyük Amorgos fayının harekete geçtiğini ifade etti. Tüm bu aktivite, açıkça bir deprem öncesi dizisinin özelliklerini taşıyor; ne yazık ki ana depremin gerçekleşmemesi durumunda beklenen büyüklüğün artacağı öngörülüyor. Tselentis, en kötü senaryonun 1956’daki gibi büyük depremler (7.7 ve 7.2) kaydedilmesi olduğunu ekledi. Ancak profesör, en olası sonucun büyük depremin yakın zamanda gerçekleşeceğini öngörüyor.

17 BİN YILDA BİR OLUYOR

Doğal Afetler Profesörü Kostas Sinolakis, SKAI’ye verdiği röportajda, depremlerin ne zaman duracağına dair tahmin yapmanın henüz erken olduğunu belirterek, bu durumun Yunan standartlarına göre “çok nadir” görülen bir olay olduğunu vurguladı. Sinolakis, “Yaz aylarından bu yana bazı belirtiler gösteren yanardağda bir hareketlenme olacak mı?” sorusuna, yanardağ konusunda Santorini’de ortalama her 50 yılda bir küçük çaplı patlamaların yaşandığını düşündüklerini belirterek yanıt verdi. 20. yüzyılda küçük patlamalar gerçekleştiğini hatırlatan Sinolakis, “Hiçbir senaryoyu göz ardı edemeyiz. Ancak Minos dönemindekine benzer bir patlamanın gerçekleşmesi pek olası görünmüyor. Bunlar yaklaşık 17 bin yılda bir oluyor, dolayısıyla önümüzde uzun bir zaman var.”

PANDEMİ ZAMANI GÖRÜNTÜLERİ

Atina Haber Ajansı’na konuşan bölge sakinleri, daha önce depremlere alışkın olmalarının, bu aşamada kendilerine yardımcı olmadığını dile getiriyor. Ayrıca, “Oldukça korkuyoruz. Her üç dakikada bir yer değiştiriyoruz. Günlerce bunu yaşamak çok yorucu.” diyorlar. Yunanistan basınına göre Fira’nın ara sokaklarındaki görüntüler, pandemi zamanlarını hatırlatıyor. Açık olan dükkan sayısı bir elin parmaklarını geçmezken, arka planda yanardağ varken sessizce fotoğraf çeken ziyaretçiler adada yer almakta.

EVİMİN BAHÇESİNDE UYUYORUM

Bir bölge sakini, “2011 yılında da benzer bir sismik hareketlilik olmuştu. Ama bu kadar çok gün sürmemişti. Evimin bahçesinde uyuyorum. Arabada uyumak, uyuyup kalkmaktan daha iyi.” şeklinde ifade etti. Adanın 10 yıldır çalışanı ve sakini olan Matthew ise, “Her bir buçuk, iki saatte bir uyuduğunuzda titriyor ve büyük bir depremin gelmesini beklemek zorunda kalıyorsunuz. Her seferinde ‘Acaba o mu, acaba o mu?’ diye düşünmek çok yorucu. 2-3 saat uyuyorsun ve bitkin düşüyorsun.” şeklinde konuştu.

10 DAKİKADA BİR SALLANIYORLAR

Adada ticaretle uğraşan Stavros Anastasiadis, yaklaşık her 10 dakikada bir deprem olduğunu belirtti. Atina Üniversitesi Risk ve Kriz Yönetimi Disiplinlerarası Komitesi tarafından yapılan olağanüstü duyuruda, özellikle geçen haziran ayından bu yana yaşanan sismik aktiviteyle ilgili detaylı bir rapor sunuldu. Açıklamada, 1 Şubat’a kadar 2 bin 500’den fazla depremin tespit edildiği vurgulandı.