Kahramanmaraş’ta Yaşanan Acıların Anlatımı
Kahramanmaraş’ın Kuyucak Mahallesi’nde yaşayan Murat Fıstık, depremin getirdiği acılarla dolu bir yaşam sürüyor. 3 katlı bir binanın enkazından, kızı ile birlikte yaklaşık 17 saat sonra kurtulan Murat Fıstık, belden aşağısı engelli olmasına rağmen bu zor anları atlatmayı başardı. Ancak, eşini ve oğlunu kaybetmenin derin acısını hala yüreğinde taşıyor.
“İnsan Çaresiz Bir Şekilde Kalıyor”
Murat Fıstık, yaşadığı dehşetin insanı nasıl çaresiz bıraktığını şu sözlerle dile getiriyor: “O kadar zor bir şey ki, tarifi mümkün değil. Allah kimseleri çaresiz, o toprak yığını altında bırakmasın. Mezara girmişsin, yoksa enkazda kalmışsın; hiç değişen bir şey yok. İnsan, üzerinde gezen hayvanlardan bile medet umuyor. Hiçbir şey aklına gelmiyor, sadece ne yaparım, nasıl ederim, yaşayacak mıyım, ölecek miyim diye insan çaresiz bir şekilde kalıyor.”
“Acım Gün Geçtikçe Çoğalıyor”
Enkazdan çıktığında evlerin birbirine karıştığını gören Fıstık, “Ben yaklaşık 17-18 saat kadar enkazda kaldım. Akrabalarımın yardımı ile kızımla birlikte enkazdan çıktık. Benden sonra da rahmetli eşimi çıkarttılar ama bize ilk başta rahmetli olduğunu söylemediler. Oğlumu ise 2 gün sonra çıkarttılar. Orada evler öyle bir şekilde birbirlerine karışmış ki, benim ev, arsa ve komşunun evinin sütununa karışmış. Zaten dünya başıma yıkılmıştı, bu hiç aklımdan çıkmıyor; gitgide daha çok acılar oluyor. Gün geçtikçe acım daha çok çoğalıyor.” şeklinde konuştu.
Murat Fıstık’ın hikayesi, depremin yarattığı yıkımın sadece fiziksel değil, duygusal boyutunu da gözler önüne seriyor. Bu tür trajediler, sadece bireylerin değil, toplumun tüm dinamiklerini etkileyen derin yaralar açıyor.