Türkiye’nin Savunma ve Havacılık Sanayindeki Gelişmeler
Haber Merkezi, Türkiye’nin savunma ve havacılık sanayiinde gerçekleştirdiği büyük projelerin dünya genelinde dikkat çekmeye devam ettiğini bildiriyor. İsrail merkezli Alma Enstitüsü tarafından yayımlanan kapsamlı bir rapor, Türkiye’nin stratejik olarak İsrail için bir tehdit oluşturmaya başladığını vurguluyor. Raporda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın duyurduğu yeni füze geliştirme programı ile birlikte, bu durumun İsrail’in güvenliğini nasıl etkileyebileceğine dair önemli tespitlerde bulunulmuş.
Alma Enstitüsü’nün raporuna göre, Türkiye’nin artan doğrudan ve dolaylı askeri kapasiteleri, İsrail için önemli bir tehdit unsuru olarak değerlendiriliyor. Bu tehditler, doğrudan ve dolaylı başlıklar altında iki ana kategoriye ayrılmış durumda.
“İsrail, Füzenin Hedefi Olabilir”
Doğrudan tehditler bölümünde, Erdoğan’ın Türkiye’nin 2 bin kilometreye kadar menzil kapasitesine sahip balistik füzeler geliştirdiğini açıklaması dikkat çekiyor. Bu durum, İsrail’in söz konusu füzelerin hedef alanında yer aldığına işaret ediyor. Ayrıca, Suriye’deki devrim sürecinin de Türkiye’nin İsrail üzerindeki tehdit algısını artırdığı ifade ediliyor.
Osmanlı Etkisini Yeniden Canlandırma Vizyonu
Alma Enstitüsü’nün değerlendirmesinde, Türkiye’nin bu gelişmelerinin bölgesel nüfuzunu artırma çabalarını, Sünni İslam ideolojisinin yayılmasını ve yeni Osmanlı etkisini canlandırma vizyonunu yansıttığı belirtiliyor. Bu bağlamda, İsrail’in Türkiye’den gelebilecek doğrudan veya dolaylı tehditleri yakından takip etmesi ve savunma stratejilerini gözden geçirmesi gerektiği vurgulanıyor.